Arının Varlığı ve Doğal Balın Önemi

Arıların varlığı, insanlık tarihinden çok daha eskiye dayanır. Eğer insanlar doğaya müdahale etmezse, arılar kendi doğal döngülerinde bal üretip sağlıklı bir şekilde yaşamlarını sürdürebilirler. Ancak arıcılıkta yapılan hatalar, arıların sağlığını ciddi şekilde etkileyebilir.

Örneğin, arıcı bütün balı alıp arıyı sadece şekerle beslerse, arılar bağışıklık sistemleri zayıflar ve hastalıklara daha açık hale gelirler. Arılarda sıkça rastlanan "Varroa" zararlısından kurtulmak için yapılan ilaçlamalarda genellikle "amitraz" içeren kimyasallar kullanılır. Her ne kadar bu maddeler “ilaç” olarak adlandırılsa da, aslında bunlar birer zehirdir. Amitrazın insan sağlığına zararları arasında kansere yol açma ve hormonal dengeleri bozma gibi ciddi etkiler bulunmaktadır.

Doğanın şifa kaynağı olan bal, doğru üretilmezse şifa yerine zehir olabilir. Market raflarında satılan balların kristalleşmemesi için ısıtılması da ayrı bir sorundur. Bu işlem, balın içindeki doğal şekerlerin yapısını bozarak, onları kansorejen hale getirebilir.

Türkiye, dünya bal üretiminde ilk üçte, çam balında ise birincidir. Ancak buna rağmen Türk balı, Avrupa’da pek rağbet görmemektedir. Komşumuz Yunanistan’ın balı ise değerli kabul edilir. Bu durum, arıcılarımızın bilgi ve bilinç düzeyini artırmamız gerektiğini göstermektedir.

Tüketicilerin de bu konuda bilinçli olması önemlidir. Bal, doğrudan arıcıdan alınmalıdır; ancak her arıcıdan da bal alınmaz. Tecrübesine ve üretim hassasiyetine güvendiğiniz bir arıcınız olmalı.

Biz Bu İşi Nasıl Yapıyoruz?

Bal üretimimiz, çiçeklenme dönemi başladığında kovanlara yeni petekler vermemizle başlar. Arılar, çiçeklerden topladıkları nektarı bu yeni peteklerde depolar. Türkiye’de nektar akımı ortalama üç hafta sürer. Bu sürede arılar nektarı olgunlaştırır ve petekleri sırlayarak balı hazır hale getirir.

Biz de sadece sırlanmış balı, kendimiz ve dostlarımız için sağarız.

Bal alacak birçok kişi, arıcıya “Sen arıya şeker veriyor musun?” diye sorar. Arıcı da genellikle “Hayır” der; çünkü balda şeker olmadığını vurgulamak ister. Ancak gerçek şu ki: Eğer arının balını alırsanız, onun kış ve ilkbahar boyunca tüketebileceği bir gıda sağlamazsanız, arı yaşamını sürdüremez. Bu durumda ya balını hiç almayacaksınız ya da onun yerine tüketebileceği kek veya şeker şurubu gibi besinler vereceksiniz.

Fakat bu besleme, nektar akımı bittikten ve bal hasadı yapıldıktan sonra yapılmalıdır. Aksi halde verilen şeker, bala karışabilir ve doğallığını bozabilir.